38,4292$% 0.2
43,8350€% -0.02
4.099,20%-0,71
6.779,00%-0,74
27.034,00%-0,75
“Sokaklarda köpek olduğu için halkımız tarafından çalışma yapılmadığı düşüncesi oluşuyor, fakat böyle bir şey söz konusu değil… Bizim kırsal nüfusumuzun çok fazla olması Çaycuma’daki köpek popülasyonunu etkiliyor. Köylerde yıllardan beri dişi köpekler doğum yapar yavruları ilçe ve belde merkezlerine bırakılır. Süreç yıllardır bu şekilde işliyor. Çaycuma Belediyesi yılda her yüz kişi başına 2,48 köpek kısırlaştırırken bu rakam Ankara Büyükşehir Belediyesinde 0.41, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 0.26, Konya Büyükşehir Belediyesindeyse yalnızca 0,21’de kalıyor… Bu aslında Türkiye’nin problemi. Beldelerde barınak yok, komşu belediyeler de köpeklerini bize bırakıyor.” dedi
“Rakamlardan anladığım kadarıyla kısırlaştırmada epey yol almışız… Kalan hayvanları da bir kampanya ile hızla kısırlaştırma yapmamız, kısırlaştırılmış hayvanlarımıza da sahip çıkmamız gerekiyor. Kısırlaştırma deyince basit bir şeymiş gibi algılanıyor, neticede bir ameliyat bu. Bizim imkânımız kapasitemiz belli. Tabi arkadaşlarımızla beraber 648 sayısı da çok ciddi bir rakam ama buna bir şekilde ilave veterinerler ve ameliyatlar yaparak biz bir sene içinde hayvanların tamamını kısırlaştıralım ve bu hayvanlara da sahip olalım, diğer hayvanların gelmesine de engel olalım…” dedi.
“On yıldır belediye başkanlığı yapıyorum, kendimi çaresiz, aciz hissettiğim tek konu bu… Eğer bu konunun da ilave bir takım çalışmalarla kontrol alma imkânı varsa ben bütün o çalışmalarım bir tarafa bırakır bunun yanında olurum. Kaynak ayırmaktan da kaçmam. Halktan da destek alırız. Bu arada uzunca bir zamandır uğraşıyoruz, sokak hayvanları için yeni bir yaşam alanı oluşturmaya çalışıyoruz. Onun da ağır bir prosedürü var. Bir engel çıkmazsa, yeni bir yer belirlendi, onun da yazışmaları tamamlandığında önümüzdeki 2024’ten itibaren daha büyük ve modern bir sokak hayvanı yaşam merkezini Çaycuma’ya kazandıracağız… Ama bu meseleyi çözmüyor, burada asıl sorun yaşam biçimimizden kaynaklanıyor.” diyerek açıklamalarını sürdürdü.
“Yaptığımız hasta ve saldırgan olanları ihbar üzerine alıyoruz… Arkadaşlarımız gerekenleri yapıyor ve tekrar yerine bırakıyoruz. Bizim Halk Masası, sokak hayvanı masası oldu, çünkü başka pek şikâyet gelmiyor. Bütün şikâyetler sokak hayvanları üzerine. Sevenler, koruyanlar da yüzde yüz haklı. Mağdur olanlar da, yüzde yüz haklı. Sonuçta Çaycuma tel örgü ile ayrılmış bir yer değil, bırakılan hayvanlara müdahale edemiyoruz. Kimse ‘Filanca yere sokak hayvanı bıraktılar’ diye bir ihbar ederek yardımcı olmuyor. Halbuki mutlaka gören vardır. O yüzden de bu transfere mani olamıyoruz. Herkes arabalarına bindiriyor, bir yere götürüyor, köpek turizmi yapılıyor, köpekler oradan oraya geziyor.” dedi.
Çankaya’da Temizliğin Gecesi Gündüzü Yok